20 Ocak 2015 Salı

uzun bir gündüzün gecesi (bütün uzun gündüzlerin bir gecesi vardır)

bütün uzun gündüzlerin
gecesi
kırmızı bir bota binip
karşı kıyaya geçmek isterim
ulis’e katılmak için binlerce yılın berisinde.
kuyusunda kaybolunmayan bir köy
var mıdır?
kıyısında durulunmayan
bir şehir?
şişesinde boğulunmayan
bir içki?

dostlarım,
kendimi saklamadım
ama kendim olmak da istemedim.
yürümek istedim ama
durmak hiç istemedim.
bu gece diyorum bir kırmızı bot bulsam
-şöyle küçük bir motoru olsun yeter bana-
şu karanlık denizin içinden
şu sakin, şu ılık denizin içinden
karşı kıyaya geçmeyi isterdim
bin yılların ötesine geçmek.

küçük bir tekne, karanlık deniz, yorgun bir hava, yorgun bir beden
yığılıp kalmış anılar, zavallı karanlık melankolim,
sessiz paranoyam.

bütün uzun gündüzlerin içinde,
nice karanlık anlar vardır.
ben şiir yazmasını bilmem.
gündüzlerin kıymetini bilemem,
küçük karanlıkların yoğunluğunu…

küçük bir tekne, kırmızı
bilirsiniz nice martı dolanır bir vapurun
rüzgarının peşi sıra.
nicedir gidilmemiş bir kıyının sessizliğinde
nice özlem birikir
her uzun günün gecesi.

dostlarım,
ben demek de istemiyorum artık.
martılar,
bir tekne, kırmızı,
kara bir deniz
bir kıyı karşıda
bir de motor sesi.

20 Ocak 2015