"Ağlama Letiza, ağlama. Hiç bir şey değil. Ölmek hiç bir şey değil..."
[EX]
bir bağ daha kopar,
bazıları zayıftır
p
a
r
ı
l
dar; geçip giden tüm günlerin
kıstırılmışlığı-
önce camları açacaklar
sonra karşıdan karşıya geçen
yollarda pus(u)lar-sehpalar-ipler
b
e
d
en-ler
onlar: biliyorlardı, içi boş kabukların
daha zararsız olduğunu.
[NİHİLO]
bilmez misiniz, biri ipi tutmalı
oğlan çocukları-kız çocukları
hemen
şimdinin gar
ip yalnız ve üzgün
insanları
g
ün hep böyle doğar.
[NİHİL]
şafaktan beridir(hangisiydi unuttuğum?, bir yıl öncesinin-bir on yıl öncesinin mi?, ben en son neyi hatırladığımı bile söyleyemem-söylesem)
umudu sırtladılar
(yolları öyle şeylere bağlıydı ki-yorgun ayaklarının altından evrenin ruhu görülebilirdi)
yalnızlık ve karanlık-bir muhafız(sesi çok uzakta, ürkek ve telaşlı)-
h
a
n
g
i
kayıp gecenin hükmü bilinen-gerçek-boynun giderek uzuyor-o şey-
küçük insanlar yapıyoruz birlikte/acımızı paylaşacak kimse de yok/
matem elbiseli hamam böcekleri/kimse/onlar kadar ağlayamazdı
ben en son kaybolup gittiğimde çok küçüktüm,
sonra seni getirdim hemen ardımdan
ikimizi de çok küçük salıncaklarda
sallandırdılar. hamam böcekleri kadar uzun yaşayanını görmemiştik
hiç bir anne o kadar sormamalı. hiç bir çocuk o kadar öksüz. hiç bir böcek o kadar kara.
hangisiydi unuttuğumuz-en son kaybolduğumuzda?
[EST]
06 Mayıs 11
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder