Henri Michaux |
damarlarımızda kimyasal
reaksiyonlar
kımıl kımıl hücre duvarlarını delip
geçen sıvı,
otuz sekiz derecede, gölgesiz gece
ritim düzensizce kırılır.
tahta sandalyede yan oturan babalar
bacak bacak üstünde
biz bu sokaktan en son ne zaman
geçtik?
bu sokak içimizden en son ne zaman
geçti?
bu yollar en son ne zaman
dolanıp da ayaklarımıza
konforlu çizgilerimizi paramparça
etti?
kalbinde pompalanan bu heyecan
yolu aşarken yolda düşerken yol
biterken
sessiz bir derinliğin içinde
kıvranırken
yorgun bedenlerin ürkek
dokunuşlarını –ki
bütün bir gece sessizce
oturulmuştur karanlığında evin.
lütfen bu pencereleri aç ve bu
çiçekleri sula
lütfen bu havayı kov -ciğerimizden
kana,
kanımızdan derimizin en nasırlı
hücrelerine kadar giden.
şu gece kuşları, şu ağaç hışırtıları,
şu dost şu tuzak sessizlikler;
ellerimizin kanlı yaralarından
yaralarından bulaşan hüzünler,
ikinci sınıf melankoliler,
aptallık abideleri, panik atakları,
alkol ihtiyaçları.
bu çark bu döngü bu buhran bu
paranoya.
13 Temmuz 15
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder